MeoDeneme - Köprünün Ötesinde
Kategori Denemeler Blog
Köprüden eminiz, adımlarımızdan da. Yaşamdan eminiz, ölümden keza. Bilemediklerimiz bizim canımızı sıkan, bilememeye alışmışlığımız bize buhran! (Devamını okumak için bağlantıya tıklayın.)
kategori Denemeler Blog
kategori Denemeler Blog
kategori Denemeler Blog
kategori Denemeler Blog
kategori Denemeler Blog
kategori Denemeler Blog
kategori Denemeler Blog
kategori Denemeler Blog
kategori Denemeler Blog
kategori Denemeler Blog
kategori Denemeler Blog
kategori Denemeler Blog
Kategori Denemeler Blog
Köprüden eminiz, adımlarımızdan da. Yaşamdan eminiz, ölümden keza. Bilemediklerimiz bizim canımızı sıkan, bilememeye alışmışlığımız bize buhran! (Devamını okumak için bağlantıya tıklayın.)
Kategori Denemeler Blog
Futbol yalnızca 45 metreye 90 metrelik yeşil bir sahada, parlak ışıklar altında o ışıltılı yıldız futbolcuların genç dimahların hayallerini süslediği bir spor olarak kalmıyor ziyaret ettiği ve sevildiği hiçbir toplumda. Ülkemizde de çocukluğumuzun köy meralarında koşturmacayla, sakızlardan/ciplerden çıkan ve biriktirilen futbolcu kartlarıyla özgürlüğümüz dile gelişiydi futbol, akşam sokak aralarının samimiyeti, tenefüslerin tatlı endişesi, zamansızlığın ve imkansızlığın futbolla yuvarlandığı zamanların gençleriydik her birimiz.. İşte o günlerde, futbol edebiyattı! [Kısa bir deneme yazısı bağlantıda. Keyifli okumalar.]
Kategori Denemeler Blog
Evrenin büyük karmaşasının rastgeleliğine anlam aramakla geçti ömrümüz.. Rastgele bir zamanda, rastgele bir coğrafyada, yıldız tozlarının bize hediye ettiği bu dünya kavuşmasında hep düzen aramakla geçti medeniyet adı verdiğimiz merak yığınlarımız. Hiçbir zaman rastgele var-oluşumuzu kabul edemedik, rastgele fikirlerimizin içinde kurduğumuz aklın cehenneminde tutarlılık satmakla geçti bilgeliğimiz. [Evren ve yaşama dair bir deneme yazım bağlantıda, keyifli okumalar!]
Kategori Denemeler Blog
Yaşam dengeler bütünü, insan parçalar yap-bozu ve zaman belirsizliğin tozları evrenin her köşesinde. Geçmiş ne kadar uzaksa karanlığın bu denli hakim olduğu evrende o kadar parlak görünüyor cılız umutlar; öte yandan gelecek de bir o kadar karanlığa bürünüyor evrenin karanlık ruhuyla dolmuş insanoğlunun psikoruhsal dünyası.. [Kısa bir deneme yazısı bağlantıda. Keyifli okumalar.]
Kategori Denemeler Blog
Batmış bir gemi gibi.. Solmuş bir çiçek, dönmüş bir gün, uyumuş bir gece. Gün dönümü gibi insanın ölümü, yarın yenisi gelmeye hazır bir doğal döngü. Bu döngünün ahengiyle, insan gelecek gelecek karanlığın belirsiz laneti arasında bitmez tükenmez bir stres var, yığılmışlık ve tutarsızlık.. [Yaşam ve ölüme dair kısa bir deneme yazımız bağlantıda. Keyifli okumalar.]
Kategori Denemeler Blog
Öz ve saygı birbirinin tamamlayanı, tamlayanı ve kişinin neredeyse tamamı! Sorun şu, öz(ben) de saygı(biliş) da başkalarıyla, başkalarından, başkalaşım dahilinde kodlanmaya, vurgulanmaya, törpülenmeye, örselenmeye ve dövülüp şekillenmeye çok müsait. [Kısa bir deneme yazımı bağlantıda. Başlığa tıklayarak okuyabilirsiniz.]
Kategori Denemeler Blog
Bütün ülkemiz hatta sözde modern dünyamız yansıtmacılıktan kötücül! Söylemi basit: 'O da yapmıştı, ben bi' kat fazlasını yapmaya hak kazandım..'. Beteri var, 'O da yapacak, ben önceden yaptım..'. Birkaç yüzyıl sonra insanlık daha da akılcı, inanç huzurunda ve eşitlikçi olduğunda 'yansıtmacı kötücül cahiller nesli' olarak anılacağınızdan emin olabilirsiniz. (Nedenlerini deneme yazımızda okuyabilirsiniz.)
Kategori Denemeler Blog
Elbette henüz Çanakkale içinde vuran olmadı sizi.. Haliyle mezara koyan da olmadı sizi, daha ölemeden bir mevzinin kanlı köşesinde.. Düşmana karşı giderken dönüp son kez annenize bakmanız da gerekmedi bir at arabasının arkasında.. Olmayacak da sanırım. Olduramazsınız da! Çanakkale, bir kez yaşanabileceklerin binlerce ölenlerinin savaşıydı. İmparatorluğun unutulmuş halkının kendini tüm dünyaya hatırlatması. Sizler unutabilirsiniz, onların (o Yiğitlerin-Anaların) asla değilsiniz umrunda. [18 Mart Çanakkale Zaferi konulu kısa bir deneme yazımız bağlantılar. Keyifli okumalar.]