MeoŞiir - Heves
Şiir yazmak istersin,
Kelimelerin kayıp.
Resim yapasın gelir,
Bulamazsın o tek rengi arayıp. (Heves konulu şiirimizin devamı yazıda. Başlığa tıklayıp okuyabilirsiniz.)
kategori Şiirler Blog
kategori Şiirler Blog
kategori Şiirler Blog
kategori Şiirler Blog
kategori Şiirler Blog
kategori Şiirler Blog
kategori Şiirler Blog
kategori Şiirler Blog
kategori Şiirler Blog
kategori Şiirler Blog
kategori Şiirler Blog
kategori Şiirler Blog
kategori Sensiz Şiirler
kategori Sensiz Şiirler
kategori Şiirler Blog
kategori Şiirler Blog
kategori Şiirler Blog
kategori Şiirler Blog
kategori Şiirler Blog
kategori Şiirler Blog
Birkaç altgruptan oluşan şiir denemelerim. Her ne kadar çok başarılı sayılmasam da aforizmalarım ile güçlendirdiğim ve serbest ölçüyle yazılmış şiirlerde temalar ön plandadır. Herkese iyi okumalar.
Devam eden bir şiir projesi olarak 75 şiirden oluşacak aşk temalı bir derleme blog sayfamız. İyi okumalar.
Devam...Birkaç ay öncesinde başlamak için yalnızca başlığı atıp klasör halinde edebiyat klasörümde yapayalnız bıraktığım bir projeydi. Yeniden canlandırıp arada bir özlem dolu aşk şiirleri eklemeye çalışıyorum.
Devam...Sevdiğimiz, yaşadığımız, gülebildiğimiz kadar özgür olabildiğimiz ama çoğu zaman yalnışlıkla kendimizi yalnız hissettiğimiz bu Hakkari şehrinin DÖRT MEVSİMİNİ şiirleştirdiğim blog bölümüm. Dilediğiniz konularda şiirler ekleyerek bu alt blogumu büyüteceğim.
Devam...Şiir yazmak istersin,
Kelimelerin kayıp.
Resim yapasın gelir,
Bulamazsın o tek rengi arayıp. (Heves konulu şiirimizin devamı yazıda. Başlığa tıklayıp okuyabilirsiniz.)
Kapılmış bir sarının en depresif tonuna,
Sarılıyor insanoğlu hüznün garip yansımasına,
Bilemiyor bazen binlerce tonda bilse olsa,
O bile bahar sonuçta.. (Sonbahar konulu şiirimizin devamı yazıda. Başlığa tıklayıp okuyabilirsiniz.)
Kokuşmuş biz düzende,
Tertemiz bir koşuşturma icat etmişiz.
Yorgun düşen ruhumuza bir nefes aşk,
Dilenirken mutluluğu umudu harap etmişiz.. (Telaş konulu şiirimizin devamı yazıda. Başlığa tıklayıp okuyabilirsiniz.)
Ayna karşısında eriyen gerçeklik,
Ruhun ateşinde eriyik kayaçlar,
Gözlerin pusunda kaybolmuş varoluş,
Zamanın kıskacında çırpınan gizem bu kibir denilen. (Kibir konulu şiirimizin devamı yazıda. Başlığa tıklayıp okuyabilirsiniz.)
Yüzler tekillik,
Bizlerde acele bir ikinciriklik!
Renklerde benzerlik,
Bizlerde üstünkörü bir makyöze edilmişlik.. (İki yüzlülük konulu şiirimizin devamı yazıda. Başlığa tıklayıp okuyabilirsiniz.)
Umut bir garip tohum,
Ekildiğinde ruhun çöllerine.
Yaşam bir galip durum,
Yenildikçe doğrunun gözleri önünde. (Umut konulu şiirimizin devamı yazıda. Başlığa tıklayıp okuyabilirsiniz.)
Bizi biz yapan,
Etiketine dair her bir bireyden tanım çalmak.
Gruplaşmış dertlerin,
Tekil yalınlıkları ve hedef bizleri durgunlaştırmak. (Sosyal kimlik konulu şiirimizin devamı yazıda. Başlığa tıklayıp okuyabilirsiniz.)
Hangi sorunun cevabısın ey aşk!
Hangi yalanlardan süzüldün bu kadar parlak,
Hangi yangınlarla taşlaştın,
Ve hangi hissiyatın loş yansımasısın. (şiirin devamı yazımızda..)
Orada bir kapı var,
Biliyorum her kötü heyecana kapalı.
Orada bir sıcacık yuva,
Biliyorum soğuğunda titiriyor bazen yüreğin.
Adım attığı yerde kırmızı,
Yetişilmiyor ne güzelliği ne hızı.
Tutkunun sunduğu en akıllı,
Yaşamın en narin dalı o. [Şiirin devamı yazımızda!]
Keşkelere varıyoruz hepimiz,
Biraz özleme, biraz pişmanlığa bir ani misafirlik.
Haydilere doymadığımız yarım bir yalınlık,
Tamamına erememiş o yaşamlara bir gani cahillik.
Yüzleşmek,
Gözün görmediği,
Sözün bilmediğiyle.
Duymak fısıltıya korkuyu,
Ruhtan süzülen çatlaklardan. (Şiir devamı yazımızda. Kesinlikle okuyun, yorumlayın, paylaşın!)
Yalınayak geliyoruz ve gitmeceler,
Eşeklemesine hisler ve tembel betimlemeler,
Yarım ile yamalak çok sever bizi,
Göçüyoruz bilinçsizliğin üstün küskünlüğünde. (Şiirimiz devamı yazıda. Keyifli okumalar.)
Sen dik bir yokuşsun..
Bende deli dehşet bir acele,
Koşuyorum nefes nefese,
Ruhumda inatçı bir tutarsızlık,
Her zaman gidiyoruz dikine! (Bu güzel aşk şiirimiz sizlere hediye inatçı sevdalılar!)
Ruhsuz sözcüklerin yan yana gömüldüğü,
O harf mezarlığında sesiyle ruh verendir Cüneyt Albayım.
Dünsüz yarınların peşi sıra aktığı coğrafyada,
Dününe de yarınına sevgi duyandır benim komutanım.
"MeoŞiir - Hangi Bahar Daha Filiz?" bu şiirimiz 2021'nin Baharında çektiğimiz bu yalnızlığın ve yarım kalmışlığın dizeyle anlatılmış bir öyküsüdür. Okuyarak bu öyküyü benimle paylaşırsanız sevinirim. Şiiri okumak için başlığa tıklayabilirsiniz. (devamı yazımızda..)
"MeoŞiir - Düşen Maskeler" bu şiirimiz 26 Nisan 1986 tarihinde patlayan Çernobil Nükleer santralindeki 4 no'lu reaktörün otuz beşinci yıl dönümü sebebiyle yazılmış. Selam olsun tüm düşen maskelere, emekçilere. Dünyanın böylesi karanlık zamanlardan daha da geçmemesi dileğiyle. Şiiri okumak için başlığa tıklayabilirsiniz. (devamı yazımızda..)
Tutkumun belleğinde unutulmuş bir ansın,
Bırakıyorum bazen dudaklarında sevdalar yansın.
Ruhunda titreyen, soğukta gürleyen bir şelale var,
İşte orada dudaklarına-biliyorum ki-cümleler dar.
"MeoŞiir - Ruha Yazılan Şiirler" bu çalışma 2020 yılında edebiyat blogumda az sayıda eser olduğunun farkında olarak yazdığım bir eser dostlar. Şiirden bizi uzaklaştıran yıllara lanet olsun diyoruz. 2021'de daha çok şiirle birlikte olmak dileğiyle. Mehmet Şentürk.
Sese dökülen sözlerimiz var,
Söze düştüğümüz yeminler.
Sabahları uyuduğumuz geceler,
Güneşin gerçekleştirdiklerini beklediğimiz. (devamı yazımızda..)
Uzunca bir yoldan gelmiş,
Hüzünbaz bir yolcuyum.
Ruhumda açıyor güneşler,
Yüzümde derinliğin Hades'i yönetici.
Gönlümde kar yağıyor,
Sen ise eritiyorsun tüm düşüncelerimi, saniye saniye. (şiirin devamı yazımızda)
SİYAHA BEYAZ
Tonlarımız nettir bizim,
Doğruya açar bembeyaz kanatlarımız.
Kötülüğün parladığı her gündüze,
Karanlığımız örteriz, öfkemiz ise simsiyah gerektiğinde.
Seni düşünmek,
Bir anda derinlerden yükselmek,
Sessizliğini kırmak makus talihin,
Umutlanmak çölün ortasında yağmur kokusunda. [devamı yazımızda..]
Yazdığım her dize altın sarısı,
Her nefesimde özlem kokmalı,
Midas'a küsüp şiire koşmalıyım bu bahar,
Dokunduğum her kadın seni andırmalı.. [Şiirin devamı bağlantıdadır, keyifli okumalar.]
Ne kadar dolu görmüşüm,
Boş kalan tarafını hissiz ruhların.
Ne kadar yolu yürümüşüm,
Loş kaldırımlarını sensiz kurguların.
Bir o kadar sorgu örmüşüm,
Koştur koştur ilmekleri yalnız duyguların.[Şiirin devamı yazımızda, keyifli okumalar.]