MeoDeneme - Doyumsuz Yaradılışımız

  Doyumsuz bir yaradılışımız var, tüm duyguların doyurulması üzerine anlamsızlaşıp yenilerinin peydah olduğu karmaşık birer örgü akıllarımız ve derinliklerimiz. Doygun bir tembelliğin bitmek tükenmez bilmeyen hazırcılığı ve bencilliği üzerinden kurgulanmış kısalıkta bir acelemiz var ölüme karşı. Koşar adım gidiyoruz o nedenle hayatımızdaki en önemli her şeye! Her seferinde.. Her şekilde..

  Aşk, örneğin, doyuma ulaşacağımızdan çok emin olduğumuz bir kutsallıkla başlıyor en kutsal saf dönemlerimizde. Sevdaların en güzellerini kurguluyoruz. İlk kavuşmada kemiriyoruz pasif yaratıcılığımızı ve aktif bir açgözlülük ile yakıp yıkıyoruz tüm duygularımızı. Daha fazlasını istedikçe daha azını kaybettiğimiz amansız bir oyunu oynuyoruz insanlarla, hem de en içten tanımaya niyet ettiklerimizle. 

  Yaşam, örneğin, çok güzel bir zaman aralığı sağlıyor ortalama itibariyle. Çok anlamsız bir çabayla daha fazlasını istediğimizin daha azını hep sunduğundan emin olduğumuz bir depresyon içerisinde geçiriyoruz yaşamın her saniyesini. Ya kazanmak adına yaşamı kaybediyoruz ya kazanamayacağımız yanılgısıyla belirsizlikle ömrümüze son veriyoruz. Basitçe bir anlamsızlık yığını içerisinde.

  Doyumsuz tanrılar üretiyor, doyumsuz inançlara bağlanıyor, doyumsuz beklentilerimizle kendimizi doyurduğumuz sanrılarıma bel bağlayıp tüm beklentilerimizi gelmeyeceklerin dolu olduğu masalsı öykülere atfediyoruz. Bitip tükenmez bir kısır döngü bu. Her çoğalan yanımız, her azalan yanımızı unutturuyor bizlere. Her yaşayan yanımız, öldürdüğümüz insanlığımızı yeniden hatırlatamıyor bize.. Yaşamda birçok şeyden başarılı olduğumuza bu denli emin iken, başaramadıklarımızdan o denli uzağız, asla doyuma ulaşamayacağımız gerçeğini her yeni keşfimiz, her yeni bilgimiz, her yeni saçmalığımızda yeniden ve yeniden birbirimize ispat ediyoruz; huzursuzluğumuz bu yüzden, savaşlarımız, tutkularımız, suçlarımız, yalanlarımız, her yaradılışa atfettiğimiz bize dair kurgularımız. 

Meo - 2016
MeoEdebiyat Denemeler Blog
'Mehmet Şentürk