MeoDeneme - Yastık Savaşları
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
- Yazdır
- Eposta
Yastıklara uykusuzluğun kucağında getirildiğinde akıllarımız, işte o zaman başlıyor beynimizde bitmeyen yastık savaşları. Birbirine çarpıyor en narin sırlarımızın, paramparça oluyor düşlerimiz, üzüntülerimiz ve hayallerimiz. Yatakların, örtülerin huzuruna kaçmayı deneyen sükunetimizde hoplayıp zıplıyor amansızca anlam verilemeyen cümleler. Aklımızın ekranlarında binlerce görüntü, onlarca kırgınlık, yüzlerce umut dile geliyor.
Uykusuzluk eğleniyor bizimle yastıklara sarılmaya çalıştıkça tenimiz. Saatlerin sonsuzluğuna rağmen yarım kalmış kalmış günlerimiz ekleniyor bir yenisine aniden. En çok da uykuya delice ihtiyaç duyan yorgun, yoğun, kaçmaya niyetli bedenimiz şaşırıyor aklımızın bu kadar uyanık kalabilmesine. En çok da karanlığın hiçbir şey görmeyeni gözlerimiz yoruluyor dünyanın en saçma görüntüleriyle. Dünyanın güneşinden bile kaçıyoruz, kendimize yakalanmak üzere.. Dünyanın kalabalığından kendimize sığınıyoruz, bulduğumuz sayısız düşünce en kalabalık halimize dönüşmekle ayrı bir işkence.
Bir uykusuzluktan çok da şikayet edemiyoruz büyüdükçe, yaşamak çok zaman tükettikçe. Biz istediğimiz zaman uykuya dalmadan önce yastık savaşları yapmayı sevemiyoruz bir türlü. Bazen kendimizle bazen bir yabancı bedenle başbaşa kalıyor kabul edemediğimiz heveslerimiz. Bir türlü düşünmeyi durdurmayı beceremiyoruz. Yoruluyoruz haliyle, her gece.. Uyumak tüm günü yaşamaktan bile zor geliyor her gece bizlere.
Meo - 2016
MeoEdebiyat Denemeler Blogu
'Mehmet Şentürk