MeoEdebiyat - Denemeler Blog
MeoEdebiyat - Denemeler Blog Pic.Source: "she loves to read" by loleia @deviantart.com

MeoDeneme - Düşün Ki O Bunu Okuyor

  Denemeler Blog

  Gıcırtılı bir kalemin nazlı bir kağıt üzerine, isteksiz özlem cümleleri yazdığı o ruh haliydik o ve ben. O bunları okuyor, ben bunları yazıyordum hep.. O bunları hak etmiyor, ben hep varsayıyordum sadece. O'na dair bende kalanları tekrar etmekten başka bir şey değildi bu özlem, yüzyıllar süren. Karıştırdığım çöplüklerin daha da çürüyen eski metan gazlarının patlamasıydı gönlüme, aklıma, gözlerime düşen.

  Sancılı yalanlarım vardı, her doğru çarpışmasında tüm narin hayallerimi paramparça eden. Ona anlatmaya hiç çalışmadığım binlerce sayfa düş; onunla yaşamaya çalışmaktan gerçekleşmeyi kaçırmış binlerce his; onun hakediş çizelgelerinde kaybolmuş hızlı bir düşüş! Önce O, sonra Ben.. Ah ne de güzel kurulan bir düştük, çok daha güzel bir hızda aşkın uçurumlarından düştük. Başımızın dönmelerinde saklıydı en içten cümleler, düşüşler hep eş zamanlı olduğu içindi, geldiğimiz ve gittiğimiz yerlerden çok çok uzaklarda gözlerimizi açabildik.

  Tüm bu nedenlerle, düşünün ki O bunları okuyor; düşünün ki okuduklarının binlerce saatlik yansımalarını birkaç saçma sapan ve bencilce karede aklında filmlere, şiirlere, şarkılara çekiyor. Ya alev alıyor geçmiş, bu kez benim en güzel sevgilim oluyor ya da aklındaki nefret külleri ortalığa saçılıyor hemen eskimiş bir aşk cehenneminden kaçıyor. Özetle, bunu her okuyan o kadar düşünceli olamıyor, bunu her okuyan o kadar düşünülecek değeri hak etmiyor; zaten hak hukuk aşkta hiçbir işe de yaramıyor! Yaramadığı ve de yaramayacağı üzere, daha binlerce nefes daha ötede. Derinden bir nefes daha çektiğinde, içine ilk dolan yalnızlık anındaki isimdir bizim "o, bu, şu" diye tanımladığımız tek özel, tek güzel, tek gerçek ve tek gelememiş gelecek. Aşkın kimyası da bu şekilde değil mi zaten, ne zaman elde edilse terk edilesiye dek ömür tüketen; ne zaman gitmeye kadar verse, binlerce kat daha değerlere binen.. 

  Tuttuğumuz, tutturduğumuz bu dilekler işte, bizi okunmayacak, okunsa da anlaşılmayacak, anlaşılsa da yüzleşilmeyecek binlerce hataya rağmen bile yalnızca "O" diye belirttiğimiz bir kişiye hiç düşünmeden harcayabiliyoruz binlerce kelime, binlerce hece hatta yüz binlerce. Her gündüz-her gece, kendimizden geçtikçe vardığımız bağımlılık benzeri bir ruh halinde daldığımız bu derin rüyalar denizi sadece bize kalan. Kimsenin uğruna artık dualar okumadığı, dilek ağaçlarına yanaşmadığı, hiçbir şairin de artık inanmadığı bir yanılsama sadece. Arıyoruz ölmüş şairlerin dizelerinde, sanki o adam ya da o kadın hala yaşıyormuş gibi aynı yaş aralığında, aynı düşünce pazarlığında ve aynı ruh baygınlığında.. 

Ne o biliyordu,
Ne ben.

Ne ondan geliyordu,
Ne gidiyordu benden.

Biraz geriden,
Çok daha önden,
Kaçarcasına gidiyordu elimizden.

Zaman gibi,
Bizle başlayıp,
Biraz sana biraz bana bölünen..

Meo - 2016
MeoEdebiyat Denemeler Blog
'Mehmet Şentürk

Son DüzenlenmeSalı, 14 Mart 2017 05:37
(16 oy)
Okunma 5892 defa
Yorum ve görüşleriniz değerlidir. Facebook hesabınız ile yorum yapabilirsiniz.
X

Sağ Tıklama

Sağ Tıklama ve Kopyalama Sitemizde Engellidir.