MeoMüzik - Yaşar Kurt - Samistal Yaylası

   Önce şarkının sözlerini verelim yan kısımda dileyen sözlerine baksın ben içimde bu şarkının dizelerinden dökülenleri iliştirivereyim o arada.

"Samistal Yaylasinun
Neden erimez kari
Sevdum da alamadum
Böyledur dunya hali
Yüksek dağlarun kari
Erimeden akar mi
Ben yürekten yanmişum
Yüreğimden yanmişum
Ateş beni yakar mi
Çamlı hemşin deresi
Pazar hemşin deresi
Gene öyle akar mi
Akşamdan doğan aya
Nazli yarim bakar mi"

   Şu dağların hangi suyundan içtin ki sen, hangi yeşil ve sisli dağlardan beslendi yüreğin? Nasıl bir sevdalık ki bu tüm coğrafyanı şekillendirdin kaderine paralel. Nasıl oldu da şişti yüreğin bir tulumda ağlayacak kadar nota nota, nefes nefes..

   Bu şarkının Samistal Yaylasına götürmediği ruh, henüz ya olgunlaşmamıştır ya bencilliğinden ağırdır olduğu yerde başka izahı yok. Öylesi içten. İşim gereği genellikle laptop başında çalıştığım zamanlarda, özellikle de yoğun zamanlarımda çok gergin olurum deadline'dır, iş yetiştirmedir, sohbettir muhabettir. Sırf bu şarkıyı yeşil bir parkın ortasında havuz başında dinlemek için yanıma uğrayıp çok işim var mı göz ucuyla bakan sevgi dolu insanlar tanıyorum ben. "İşin yok galiba, aç bakalım şu bizim şarkıyı.." derken insanların yüzünde açan gülümsemeler bu şarkının dizeler. Bizim Anadolu toprağının yarıklarındaki sevip de alamamak mesela. Hiç denk geldiniz mi bilmem, eski Anadolu sevdalarını anlattırdığım olmuş benim şimdidin fosillerine. Bizim buralarda çocuk, torun ve emeklilik eşittir fosilliktir, lafı geçmişken ekleyeyim.

   Belki de sevip de alamadıklarımı çok iyi bildikleri için insanlar seviyordu beni buralarda bu türkünün yanında orta kahvelerimi yudumlardan içimdeki sessizliği okuyup. Evet çok iyi biliyorlar hepsi benim bu küçük Anadolu köyünde yaşamış olduğum çocukluk anılarını. Hem de çok. Kimsenin dillendirmiyor olması bilmiyor olduğunu göstermiyor sonuçta. O nedenle bu gibi Türkülerin coğrafi sınırları yok, şiveleri var ama anlamları aynı, melodileri farklı ama hissiyatları aynı, sonuçta tüm insanlığın ortak değeri olduğu gibi sevda her yerde aynı.

   Nazlı yarim diyemeyecek kadar saldırgan hale gelmişse sevdalar, türkülerin şarkıların suçu değil ya. 'Naz yapma' deniyor artık tüm zoraki sevdalarda. Asla katılmıyorum bir neslin diğerinden farklı olduğunda, ben insanların ortak noktalarının devam ettiğini düşünenlerdenim, iyiye veya kötüye orasını eleştirecek olan ben değilim, o kadar boş beyin değilim. Bazı duygular gibi müzik de dünyanın her yerinde aynı değerde, farklı ifade edilmekte. Sadece farkı bu.

   O yüzden sevecekseniz her seferinde farklı olsa dahi aynı hissi yüceltmeyi unutmayın, insanlığı. Sevip de alamamış olmanız ne sevdanın suçu ne insanlığın ne de mutluluğun.. Sevmek zaten kavuşmak demek değil ki; sadece onun her gülümsenizde karmanıza birinin not düştüğü, dünyanın tek karşılıksız duygusu. Binlerce senedir hiç değişmeyen ve dünyayı kanser eden kötülüğün karşısında hüzünlü ama güçlü tek sahipliğimiz bu sevda denen. Umarım binlerce sene daha öyle kalabilir. Umarım..

'Meo - 2015
MeoMüzik Blogu
"En güzel müzik
henüz dinlemediğin.."