Nisan 18, 2024

MeoDeneme - Betonların Arasında da Çiçekler Açar

Bizleri karo döşemelere mahkum etmiş o betonarme yolların kıyılarında ya da yıkılmaya yüz tutmuş geçici yeniliğin çürümüşlüğüne inat bir çiçek açar hiç gördünüz mü? Görmediyseniz anlatayım müsaadenizle... (Yazımızın devamı için…
Nisan 04, 2024

MeoŞiir - Umudun Dirilişi

Umut bir garip tohum,Ekildiğinde ruhun çöllerine. Yaşam bir galip durum, Yenildikçe doğrunun gözleri önünde. (Umut konulu şiirimizin devamı yazıda. Başlığa tıklayıp okuyabilirsiniz.)
Nisan 04, 2024

MeoDeneme - Gerçeğin Tek Sanal Hali

Gerçeğin gücünün yaşamın zorluğunu aştığı yerde, kalabalıkların akıllarının cehaletine sıkıştığına sanalın yaratıcılığına başvururuz her birimiz. Gerçeğin tek sanal haline dönüyor dünyamız, kendi kaçışımızda! (Yazımızın devamı için başlığa tıklayın. Keyifli okumalar.)
Nisan 03, 2024

MeoAfo - Dünyasızlığımızın Sonu

Yüz binlerce yıldır kurulamayan medeniyetler, idealarını gerçekleştiremeyen kırık hayallerin döküntüleriyle beslenen insanoğlu ve de bitmeyen kıyamet düşlerini her nesilde nefes gibi içine çeken garip yaradılışımız! İşte tüm bunlar dünyasızlığımızın en…
Nisan 02, 2024

MeoDeneme - Her Yeni Bahar Eski Bir Umut

Her yeni baharda yenilenen birçok yaşam döngüsü, birçok tekrar var, birçok yeni ve birçok doğum... Ancak bu yenilenmelerde unuttuğumuz bir eskime payı da mevcut; her seferinde unutulan! (Yazımızın devamı bağlantıda.…
Mart 19, 2024

MeoAfo - Özgürlüğün Ateş Döngüsü

Yaşamın gücünü sağlayan bir özgür güneşin tutsaklığında döngülere hapsolmuş basit umutların dönüştürdüğü hayallerimiz var! Her mevsim sanki ilk ya da son... Her insan sanki tek ve terk-i diyarda. Ne kadar…
Şubat 11, 2024

MeoAfo - Sözlerin Yanmış Kanatları

Eski şiirlerini yakmış amatör şairlerin yitip giden çocukluk öyküleriyiz biz. Ruhumuzun cennetinden düşerken yanmış kanatlardan dökülen bir kar yağışı kaderimiz, hayal kırıklıklarıyla üşüyoruz kim bilir kaç kıştır...- Meo '2024 (Mehmet…
MeoEdebiyat - Müzik Blogu
MeoEdebiyat - Müzik Blogu

MeoMüzik - Koray Avcı - Seni Kimler Aldı

Koray Avcı - Seni Kimler Aldı

 

  İçim içime sığmadı bir süre. Her cümlede, her yeni dizede.. Yeniden keşfettim geçmişim dehlizlerinde, en güzel yaralarımı sara sara yürüdüm ölmeye yüz tutmuş çocukça heveslerimin ortasında. "Belki," dedim "bu kez başaracağız çocuklar! Sevileceğiz, seveceğiz ne olursa olsun.." Şaşkın karanlık sözlerim, kararmış benliğim bir aşk ışığının körlüğünde. Tam olarak göremedim. 

Dudağında dilinde ellerin izi var.

  Tam olarak seçemedim doğruları ve gerçekleri. Kimlerin kimlere yar olamayacağını bilemedim. Yine.. Maalesef yine. Ben zannettim ki herkes ben gibi, içten, samimi.. Ben zannettim ki gözyaşlarımız hala bize ait. Meğer ipotekliymiş geleceğimiz geçmişin hatalarına. Biz aslında sevilmeyi hiç hak etmemişiz sadece sevginin reklamını yapıp geziyormuşuz ortalıkta. Gelen bir resmini çizmiş gerçek mutluluğun bizim çocukça oyunlarımızda. Hiç görülmemiş doğal bir güzelliğe içini çekip bakmış insanlar, bir yudum umut koparıp hatıra olarak almışlar bizden!

  Seni kimler kimler aldı götürdü benden bir bilsen.. Parça parça kopardılar en güzel hislerimi. Hayallerimi incelemeye aldılar. Günübirlikçiler.. Gelip yüreğimde konakladı insanlar. Ne güzel tatiller yaptılar hayatlarının karanlığından kaçıp, gönlümün ferahında. En sonunda bir yığın umutsuzluk bırakıp kaçtılar. "Neden böyle yaptınız" diyemedim bile. "İyi ki geldiniz," dışında. 

Şarkıyı dinliyorsanız, şarkının içinde geçen o şiiri de şuraya iliştirelim:

"Ucuz şaraplar içmiyorum artık. Zaten zamanım da olmuyor evde oturmaya. Tanımadığım insanlara anlatıyorum sensizliğimi, kurduğum hayalleri... Artık hayallere de inanmıyorum, inanmaktansa inandırmayı yeğliyorum. Bir kaç kadeh yetiyor seni bana unutturmaya ve sonra sabahlar oluyor ve yine hatıralar defter oluyor yatağımda. Saçlarımı toplayıp etrafı seyrediyorum, yıllarca üç numara gezdim artık uzatmaktan bile tiksiniyorum. Ama inan ki artık ucuz şaraplar içmiyorum zaten midem de kabul etmiyor zor yaşantıları. Öyle avutmuyorum da kendimi evet özlüyorum, hem de çok özlüyorum... Şarkı söylemekten başka bir bok bilmiyorum. Veda etmeyi beceremedim ama kendine iyi bak seni çok özlüyorum..."

  Koray Avcı'nın değerli yorumundaki şiirde dediği gibi benim yaşamım da; "Şarkıya söylemekten başka bir bok bilmiyorum" diyor ya şair, ben de "yazmaktan ve sevmekten başka bir bok bilmiyorum" sanırım. En çok da ona ağlıyorum sanırım. En çok da sevdiğime, hiç 'benim' olmayacak hayalleri benim zannedişlerime ağlıyorum mesela. Senelerdir ağlamıştım bu kadar içimde birikmiş olsa gerek. Çok güçlü bir kurguyla kendimi akıllı zannedip hayatın gözleminde yıllarımı geçirirken kendi doğal tepkilerimi unutmuşum, yok yere değer vermişim duygularıma, çok emin olmuşum mesela.. "Tanımadığım insanlara anlatıyorum," diyor şiirde bir de, ben tanımadığım insanları seviyorum o da bir şey mi! Tanımadığım bir dünya kurdum, kayboldum. Sonunda..

  Unutmuyorum ama. Her geleni, her gideni, her misafirini gönlümün. Yıkıldıkça bir kez daha kuruyorum doğamı ve aklıma büyüyen insanlığımı. Birileri kırdıkça, gözyaşı sızıyor ya çatlaklarımdan. Ben şikayet etmiyorum. "İnsandır, çiğ süt emmiş," ekliyorum arasına "belki bir gün.." diye bitiyor her avuntu. 

  Avunuyorum her zaman kendimle ama acıtıyor işte böylesi şarkılar, bu sert yorumlar, bu tutkuyla kör olmuş adi insanlar. Acıtıyor beni çok.. Hem de çok kolayca.

Meo - 2015
MeoEdebiyat - Müzik Blogu

Son DüzenlenmeCuma, 18 Eylül 2015 21:09
(2 oy)
Okunma 12393 defa
Yorum ve görüşleriniz değerlidir. Facebook hesabınız ile yorum yapabilirsiniz.
X

Sağ Tıklama

Sağ Tıklama ve Kopyalama Sitemizde Engellidir.